Hikaye5,0 / 5
Dil Bilgisi4,5 / 5
Karakterler4,5 / 5
Dünya5,0 / 5
Kâinatın yaratılmasıyla korunmuş levhanın gölgesi olan Akaşa ortaya çıktı.
Akaşa, kâinatta meydana gelen her olayın kaydının tutulduğu akışkan bir cevherdi. Kimse bu cevherin ne olduğunu, neye benzediğini bilmezdi.
Derler ki Akaşa, Ak sakalları ve beyaz kıyafetleri ile halk arasında gezermiş. Gezdiği diyarlarda Ak Aşık diye bilinirmiş. İnsanların hem rüyalarında hem aralarında gezerek; onlara türküler, şiirler, masallar ve hikayeler ile gerek kâinatın gerek kendilerinin hakikatlerini anlatırmış.
Yalnız, Ak Aşık’tan masal dinlemek öyle herkese nasip olmazmış. Olanların ise ufku açılır, zihinleri genişlermiş. Sorunları çözülür, yolları açılırmış. Lakin çoğu onu görse, onun sözünü dinlese bile onu tanımazmış. Eğer onu tanıyan çıkarsa, bu ak sakallı dede ona ne bilmek isterse, masal tadında anlatır, nereye gitmek isterse götürür, kimi görmek isterse gösterirmiş.
Günlerden bir gün Ak Aşık, bir çocuğa rastlamış ve onu çırağı olarak yanına almaya karar vermiş.
Bu çırak onunla gezer, gördüklerini ve dinlediklerini yazarmış. Zaman içinde halk arasında Ak Aşık, “Akaşık Dede” yanındaki çırak da “Hiper Tale” adıyla anılır olmuş.
Akaşık dedenin anlattıkları ve çırağın yazdıkları ise zamanla ‘Akaşık Kayıtları’ adını almış…