En hiper masal, Hiper Tale nihayet yayınlandı! Buradan okuyabilirsiniz. Adını aldığı hayali yazarın hayatını ve ilgilendiği konular hakkındaki yazıları ile bağlantılı öykülerden oluşan bir roman, günlük ya da derleme. Açıkçası… Ortaya ne çıkacağından ben bile emin değilim. 🙂
Bazen en ince detaylara dikkat çeken ve derin duygulara değinen bir günlük gibi samimi, bazen de üzeri örtülü mistik bir anlatı şeklinde ilerleyen seride; yazarın kendisi, anlattıklarıyla yarattığı hikâye evrenine dahil oluyor. Tıpkı Akaşık Kayıtları gibi, bu sefer de hayali yazar Hiper Tale’in gözünden olaylara bakıyor ve bu şekilde onun hikayelerdeki rolünü daha iyi anlıyoruz.
Bu kitapla birlikte, bu evrenin yazarının hiçbir hikâyeye tepeden bakmadığı, kafasından uydurmadığı; tam aksine, olayların kendi başından geçişine ve aktarım sürecine şahit oluyoruz. Yazarın kendisiyle birlikte perdenin öteki tarafına geçiyor ve hikâyeye dahil oluyoruz.
Bazı bölümler hayat hikayeleri ile ilerlerken; diğerleri neyin, neden yazıldığı ya da nereden esinlenildiği üzerine açıklamalardan oluşuyor.
İçindeki öyküler ise daha farklı bir gerçekliğin kapılarını aralıyor. Olasılıkları ve gözden kaçırdıklarımızı hatırlatırken, altta yatan gizemleri ortaya çıkarıyor.
Küçük bir çocuğun yaşamaya başladığı doğaüstü olaylar silsilesini ve yavaş yavaş başka bir gerçekliği, ‘hiper gerçekliği’ fark edişini, kazandığı bu farkındalık ile de aslında muazzam bir hikâyenin parçası olduğunu anlaması sayesinde, Hiper Mitolojiyi yaratma çabasını göreceğiz.
Ak saçlı, ak sakallı, yaşlı bir dedenin kaftanına tutunarak otostop çeken bu küçüğün, kâinatı keşfedişine şahit olacağız. ‘Bir Otostopçunun Kâinat Rehberi’ olarak da tanımlayabileceğimiz bu seride; evrenlerin ötesine, alemlere ve semalara uzanan yolculuklara çıkacağız. Astral seyahatler ile boyutlar arası turlara katılırken; yatağa yatan herkesin gittiği ama kalktıklarında unuttukları, rüyaların gizemli gerçekliklerini keşfedeceğiz.
Hiper Tale’in Vizyonu Hakkında…
Hiper Tale ve Akaşık Kayıtları, başından beri birbirini destekleyecek iki kitap; daha büyük bir şeyi ayağa kaldıracak iki sütün olarak düşünülmüştü. HiperVerse olarak adlandırdığım hikaye evrenimin temel taşları…
Her iki kitap da aslında etrafımızda daha üstün gerçeklikler olduğu fikrine dayanıyor. Mevcut gerçekliğimiz, bu üstün olanların sadece bir parçası olsa da çok azımız bunun farkında. İşte bu farklı ve üstün gerçekliği tanıma ve onları yavaş yavaş keşfetme çabası olarak görülebilirler.
Akaşık Kayıtları, bu üstün gerçekliğin daha uzak ve efsanevi anlatısını yaparak, masalsı bir dil ile ‘Hiper Mitoloji’yi inşa ederken; Hiper Tale ise daha ayağı yere basan, halk hikayeleriyle uzun zamandır gerçekliğimizin dokusuna işlenmiş doğaüstü hikayeleri, hayatın içinden aktarımlar yaparak, bu yeni gerçekliği, ‘Hiper Gerçekliği’ gözler önüne sermeye çalışacak…
Yayın süreci hakkında…
Halihazırda yazılmış olan bölümleri düzenledikçe yayınlamayı düşünüyorum. Onların dışında bir kısım bölüm için planlarım çoktan hazır. Sadece oturup yazmam gerekiyor. Sonrası içinse, şey… Hiçbir fikrim yok…
